şimdi, Çalışma Talimatımız gereği, son söz üyelerimize ait olması gerekiyor; söz isteyen üyemiz varsa, söz vereceğim. Evet söz isteyen?.. Yok.

O takdirde, bize ulaşmış olan önergeler var; onları okutacağım:

 2002 Yılı 42. Olağan Genel Kurul Divan Başkanlığına

Önerge No: 4

31.12.2001 itibariyle oluşan 594 381 562 070 132 (beşyüzdoksandörttrilyonüçyüzseksenbirmilyarbeşyüzaltmışikimilyonyetmişbinyüzotuziki) TL aktuaryel kârın tamamının bireysel üye ortalama rezervine toplam nema oranında uygulanması suretiyle,

• Aktif daimî üyelerimizin 31 Aralık 2001 tarihindeki rezervlerine ilave edilmek suretiyle emeklilik yardımlarının artırılmasını,
• Emekli maaşı sistemindeki üyelerimizin rezervlerine ilave edilmesini,
• 2001 yılı başından bugüne kadar emeklilik yardımınahak kazanmak suretiyle üyelikten ayrılmış olan üyelerin bu kâr payından alacaklarının ayrılış tarihlerine göre hesaplanarak kendilerine veya hak sahiplerine 8.4.2002 tarihinden itibaren ödenmesini,

Arz ve teklif ederiz.

(Karar niteliğinde)

Önerge Sahipleri BAşKAN– Evet önergeyi dinlediniz.

Önerge üzerinde, lehte, aleyhte söz isteyen var mı?

KARA KUVVETLERi KOMUTANI ORG. HiLMi ÖZKÖK-Yönetim Kurulu ne diyor acaba önerge üzerinde; onu bir dinlesek...

BAşKAN- Evet, sizin önergeyle ilgili görüşünüz?..

YÖNETiM KURULU BAşKANI (E) KORG. Y. SELÇUK SAKA– Evet katılıyoruz efendim.

BAşKAN- Yönetim Kurulu önergeye katılmaktadır.

Söz isteyen arkadaşımız yoktur.

O sebeple, önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul eden arkadaşlarımız... Etmeyenler... Önerge oybirliğiyle kabul edilmiştir.

Diğer önergeyi okutuyorum:

2002 Yılı 42. Olağan Genel Kurul Divan Başkanlığına

Önerge No: 5

1. OYAK Genel Müdürlüğünce OYPA’nın iyileştirilmesi içinhalen yapılan çalışmaların sürdürülerek neticelendirilmesini sağlamak, bunun sonucunda OYPA’nın kalıcı bir kârlılığa geçemeyeceğine kanaat getirilmesi halinde en kısa süre içerisinde gereğinin yapılmasını,
2. 2001 yılında zarar eden iştirakler ile kâr etmesine rağmen Kurum’a yeterli katkı payı ödeyemediği değerlendirilen iştiraklerin yeterli kâr eder duruma getirilmesi için yapılmakta olan çalışmaların sürdürülmesini, yapılan işlemler ve sonuçlarının bir Çalışma Raporu şeklinde 43. Olağan Genel Kurula sunulmasını,

Arz ve teklif ederiz.

(Karar niteliğinde)

Önerge Sahipleri BAşKAN– Evet önerge okundu, dinlediniz.

Lehinde, aleyhinde söz isteyen arkadaşımız var mı? Yok.

Yönetim Kurulunun görüşü nedir?

YÖNETiM KURULU BAşKANI (E) KORG. Y. SELÇUK SAKA- Önergeye katılıyoruz efendim.

OYPA, zaten, bizim bu sene yoğun olarak gündemimizi işgal edecek konularımızdan bir tanesidir. Rehabilite edilmesi bizim en büyük dileğimizdir; ancak, bu hususu değerlendireceğiz.

Diğer hususta da, gerekli incelemeyi yapıp, ileride, gelecek Genel Kurula sunmak üzere gerekli çalışmalara hemen başlayacağız.

BAşKAN- Yönetim Kurulunun da benimsediği önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul eden arkadaşlarımız... Etmeyenler... Önerge oybirliğiyle kabul edilmiştir.

şimdi, gündemimize göre, 2000 yılı Bilanço, Kâr-Zarar Hesabı, Yapılan işler Raporu ve Denetleme Kurulu Raporlarının oylanmasına geçiyoruz.

Kabul edilen önergeler de dikkate alınmak suretiyle, 2001 yılı Bilanço, Kâr-Zarar Hesabı, Yapılan işler Raporu ve Denetleme Kurulu Raporlarını oylarınıza sunuyorum: Kabul eden arkadaşlarımız... Etmeyenler... Oybirliğiyle kabul edilmiştir.

Gündemimizin 7. maddesine gelmiş bulunuyoruz.

GÜNDEM MADDESi 7: 2001 yılı 41. Olağan Genel Kurulda verilen 2 No’lu Karar gereğince "OYAK’ın ortak olduğu iştiraklerdeki şüpheli ve takipteki alacaklarının tahsili"ne ilişkin hazırlanan inceleme Raporunun görüşülmesi ve karara bağlanması

BAşKAN- Başkanlık Divanına verilmiş, raporun okunmamasıyla ilgili bir önerge vardır; okutuyorum:

2002 Yılı 42. Olağan Genel Kurul Divan Başkanlığına

Önerge No: 6

Yeni gündemin 7. maddesi ve 41. Genel Kurulun 2 No'lu Kararı gereğince "OYAK’ın ortak olduğu iştiraklerdeki şüpheli ve takipteki alacaklarının tahsili"ne ilişkin hazırlanan inceleme Raporu toplantı öncesinde tüm Genel Kurul üyelerine gönderilmiş ve incelenmiş olup, rapor hakkında yapılacak eleştirilere yeterli zamanın ayrılabilmesini temin amacıyla, anılan raporun okunmamasını, Arz ve teklif ederiz.

Önerge Sahipleri BAşKAN– Evet önergeyi dinlediniz.

Söz isteyen var mı arkadaşlarımızdan? Yok.

O zaman, raporun okunmaması şeklindeki önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul eden arkadaşlarım... Etmeyenler... Önerge oybirliğiyle kabul edilmiştir.

Bu konuda Yarbay TOKBUDAK söz istemişlerdir.

Buyurun.

iK.YB. BELGÜTEY TOKBUDAK-

Sayın Başkan, Sayın Komutanım, Genel Kurulun Değerli Üyeleri;

Ordu Yardımlaşma Kurumu’nun 41. Genel Kurulu tarafından Karar No: 2, Önerge No: 5 ile OYAK’ın sermayesine ve yönetimine egemen olduğu iştiraklerdeki şüpheli ve takipteki alacakların, 2001 yılı içinde, ulusal/uluslara-

rası hukuk imkânlarından da istifade edilerek tahsili cihetine gidilmesi ve 2001 yılı sonuna kadar sağlanan geri dönüşümüne ilişkin olarak hazırlanan Çalışma Raporu incelenmiştir.

Kurum’un ve iştiraklerinin faaliyet alanları, içinde bulundukları sektörlerin yapıları ile ülkemizde ekonomide yaşanan krizlerin neticesinde alacakların tahsili hususunda risklerin doğduğu ve büyük güçlüklerle karşılaşıldığı görülmüştür. şirketler tarafından, söz konusu risklerin asgariye 

 

indirilmesi ve alacakların makul olan en kısa sürede tahsil edilmesi yönünde azamî gayret gösterilmekle birlikte, riskli alacakların bir bölümünün şüpheli alacak niteliğine dönüştüğü ve kanunî takip yoluna başvurulduğu tespit edilmiştir.

Gruba ait şirketler genel olarak incelendiğinde, şüpheli alacakların ve kanunî takibe başvurulan alacakların yoğunlaştığı şirketlerin, bankacılık, otomotiv, sigorta ve leasing sektörlerinde faaliyet göstermekte olan iştiraklerimiz olduğu görülmektedir.

şüpheli ve takipteki alacakların yoğunlaştığı şirketler yansıda görülmektedir.

1. OYAK BANK
2. Ankerbank
3. Halk Leasing
4. AXA-OYAK
5. Mais

• OYAK BANK

şüpheli ve takipteki alacakların, OYAK BANK’ın tahsil imkânı zayışamış ve teminatların nakde çevrilmesi çok uzun vadeli krediler olduğu görülmektedir. 1 TL iz bedelle takiptedir. Şrmalardan ve bireysel borçlulardan alacakların tahsili mümkündür. OYAK BANK’ın söz konusu alacaklarının tamamı için karşılık ayrılmıştır.

• Ankerbank

Ankerbank alacaklarının bir önceki yıla göre artış göstermesinin, kredilerin uzun vadeye yayılmış olması nedeniyle 2001 yılında ödenmeyene dönüşen alacakların artmasından dolayı meydana geldiği tespit edilmiştir.

31 Aralık 2001 tarihi itibariyle, şüpheli ve takipteki alacakların % 43’ü için Ankerbank tarafından karşılık ayrılmış bulunmaktadır. OYAK tarafından da, söz konusu alacaklara teminat oluşturmak üzere, % 26,5 oranında rehinli mevduat açılmıştır.

3) Halk Leasing

Takipteki alacakların % 7,3’ünün, tahsili zor hukukî takipte olan, karşılığı ayrılmış ve şüpheli alacaklarda izlenen alacaklar olduğu görülmektedir. Takipteki alacakların % 92,7’sinin ise, tahsili mümkün hukukî ve idarî takipte olduğu tespit edilmiştir.

• AXA-OYAK

AXA-OYAK Holding bünyesindeki idarî ve kanunî takipteki alacakların yaklaşık % 2’si AXA-OYAK Hayat Sigorta’ya, % 98’i AXA-OYAK Sigorta’ya aittir. idarî ve kanunî tahsil çalışmaları devam etmektedir.

• Mais

2001 yılı içerisinde yapılan çalışmalar neticesinde, alacaklı olduğumuz bayilerin toplam borçlarının % 30 olan teminat miktarları artırılarak, % 38’e ulaşmış bulunmaktadır. Tahsilat ve teminat açığı kapatılma çalışmaları devam etmektedir. şirket, şüpheli alacaklarına % 26 oranında karşılık ayırmıştır.

Sonuç olarak;

ilgili iştiraklerde alacakların tahsili konusunda oluşan riskin, teminat alınmasıyla minimuma indirilmesi ve alacakların kanunî en kısa sürede tahsil edilmesi yönünde Kurum’un 2001 yılı içerisinde yapmış olduğu planlı ve gayretli çalışmaların 2002 yılında sürdürülmesi, yasal prosedürlerin sonuçlandırılması yakinen izlenmelidir.

Arz ederim.

BAşKAN- Teşekkür ederiz.

ÜÇÜNCÜ OTURUM

şimdi, Yönetim Kurulu adına, Sayın Yönetim Kurulu Başkanı cevap verecektir.

YÖNETiM KURULU BAşKANI (E) KORG. Y. SELÇUK SAKA- Sayın Başkanım, konuşmacının konuşmasında dile getirdiği üzere, şüpheli ve takipteki alacaklar bizim en önemli konularımızın birini teşkil etmektedir. Gerçekten, bu hususta, gerekli bütün çalışmalar yapılmaktadır. Temennimiz ve

gayretlerimiz, onların en kısa sürede tahsili cihetindedir; ama, tahsili mümkün olmayacak olanlar için de, herhangi bir yasal süre aşımına maruz bırakmadan veya gecikmeksizin, bunların tahsili için, icabında yasal yollar dahil olmak üzere, bütün imkânlar kullanılmaktadır.

Bu bakımdan, bunların bir kısmının, zaten, yine konuşmacının arz ettiği gibi, bu sene içerisinde tahsilinin mümkün olacağını zannediyoruz. Olmayacak olanlar için de yine gayretler yoğunlaştırılacak ve yasal takip gayet ciddî bir şekilde kovuşturulacaktır.

Ben, Genel Kurula bu bilgiyi arz etmek istiyorum.

BAşKAN- Teşekkürler.

Böylece, Genel Kurul Çalışma Talimatımız gereğince, isteyen bir üyeye son söz vermemiz mümkündür.

Söz isteyen arkadaşımız var mı? Yok.

Bu hususta verilmiş önerge var; okutuyorum:

2002 Yılı 42. Olağan Genel Kurul Divan Başkanlığına Önerge No: 7

şüpheli ve takipteki alacakların tahsili konusunda izlenen yasal prosedür ve varılan sonuçlar hakkında 43.Olağan Genel Kurula rapor sunulmasını, Arz ve teklif ederiz.

(Karar niteliğinde)

Önerge Sahipleri BAşKAN– Evet önergeyi dinlediniz.

Söz isteyen var mı? Yok.

O zaman önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul eden arkadaşlarımız... Etmeyenler... Oybirliğiyle kabul edilmiştir.

OYAK’ın ortak olduğu iştiraklerdeki şüpheli ve takipteki alacaklarının tahsiline ilişkin inceleme Raporunu kabul edilen önergeler doğrultusunda oylarınıza sunuyorum: Kabul eden arkadaşlarımız... Etmeyenler... inceleme Raporu oybirliğiyle kabul edilmiştir.

Sayın üyeler, yeni gündemimizin 8. maddesine geçiyoruz.

GÜNDEM MADDESi 8: 2001 Yılı 41. Olağan Genel Kurulda verilen 5 No’lu Karar gereğince "OYAK tarafından borç verme ve konut kredisi hizmetlerinden yararlanan üyelerin bu tasarruşarının bireysel eşitliği bozucu etkilerini ortadan

kaldıran kârpayı dağıtım modelinin oluşturulması", "Her üye birikiminin satın alabileceği konut üretim modelinin geliştirilmesi", "ikitelli arsası üzerinde örnek konut projesi yapılması"na ilişkin hazırlanan inceleme Raporlarının görüşülmesi ve karara bağlanması

BAşKAN– Divana bu raporun okunmaması hakkında verilmiş bir önerge vardır; okutuyorum:

2002 Yılı 42. Olağan Genel Kurul Divan Başkanlığına

Önerge No: 8

Yeni gündemin 8. maddesi ve 41. Genel Kurulun 5 No’lu Kararı gereğince, OYAK tarafından borç verme ve konut kredisi hizmetlerinden yararlanan üyelerin bu

tasarruşarının bireysel eşitliği bozucu etkilerini ortadan kaldıran kârpayı dağıtım modelinin oluşturulması, her üye birikiminin satın alabileceği konut üretim modelinin geliştirilmesi, ikitelli arsası üzerinde örnek konut projesi yapılmasına ilişkin hazırlanan rapor toplantı öncesinde tüm Genel Kurul üyelerine gönderilmiş olup, rapor hakkında yapılacak eleştirilere yeterli zamanın ayrılabilmesini temin amacıyla, anılan raporların okunmamasını,

Arz ve teklif ederiz.

Önerge Sahipleri

BAşKAN- Önerge doğrultusunda, raporun okunmamasını oylarınıza sunuyorum: Kabul eden arkadaşlarımız... Etmeyenler... Oybirliğiyle raporların okunmaması kararlaştırılmıştır. şimdi, konu üzerinde görüşme açıyoruz.

Konuşmak isteyen üyeler var mı?

Albay Basri ARSLAN söz istemişlerdir.

Buyurun.

HV.PER.KUR.ALB. BASRi ARSLAN- Sayın Başkan, Sayın Komutanım, Genel Kurulun Değerli Üyeleri;

2001 yılı 41. Olağan Genel Kurulunda verilen 5 No’lu Karar gereğince Kurum tarafından hazırlanan "OYAK tarafından borç verme ve konut kredisi hizmetlerinden yararlanan üyelerin bu tasarruşarının bireysel eşitliği bo zucu etkilerini ortadan kaldıran kârpayı dağıtım modelinin oluşturulması", "her üye birikiminin satın alabileceği konut üretim modelinin geliştirilmesi", "ikitelli arsası üzerinde örnek konut projesi yapılması"na ilişkin inceleme Raporları Genel Kurulun ön çalışmalarına katılan üyeleri tarafından değerlendirilmiştir.

şimdi, sırasıyla, bu raporlar hakkındaki görüşlerimizi arz

edeceğim.

Sosyal hizmetlerden yararlanan üyelerin bu tasarruşarının bireysel eşitliği bozucu etkilerini ortadan kaldıran kârpayı dağıtım modelinin oluşturulması konusunda Kurumca hazırlanan rapor incelendiğinde;

Raporun "Sonuç" bölümünde, borç verme hizmetinin Kurum dışı kaynaklara kaydırılmasının, uygulanan faiz oranlarının piyasa koşullarında oluşmasının bireysel eşitsizliği en alt düzeye indirdiği belirtilmiş ve bu uygulamaya devam edilmesi önerilmiştir. Bu değerlendirmeye iştirak edilmektedir.

Ancak, borç verme hizmetinde bireysel eşitliği bozduğunu değerlendirdiğimiz bir uygulama vardır ki, o da, bu hizmetten sürekli yararlanmayı itiyat haline getirmiş üyelerin sebep olduğu nakit çıkışlarıdır.

ilk bakışta, sürekli olarak borç verme hizmetinden yararlanmanın bireysel eşitlik yönünden bir mahzuru yokmuş gibi görünmesine rağmen, bu konuda yapılan inceleme sonucunda elde edilen rakamların gözardı edilemeyecek büyüklükte olduğu tespit edilmiştir.

şöyle ki: 34 yıl hizmeti olan ve yasal süreler dışında, hiç ara vermeden bu hizmetten yararlanarak tam 50 kez borç para çeken bir üyenin Kurum kaynağına maliyeti, bugünün geri dönüş rakamları da dikkate alındığında, 80 milyar Türk Lirası civarındadır. Bu miktar, bugünkü konut kredisi miktarının 6 katı kadardır. Konut kredisinin bir kez kullanılabildiği dikkate alındığında, bireysel eşitliği bozucu şekilde Kurum kaynaklarının kullanıldığı ortaya çıkmaktadır. Kurum kaynaklarının, borç verme gibi tabana yayılan tek hizmetinin yoğun olarak aynı kişiler tarafından kullanılmasını engelleyecek bir düzenlemenin yapılmasının uygun olacağı değerlendirilmektedir.

Bu doğrultuda yapılacak çalışmada, borç verme hizmetine geçmiş yıllarda ayrılan fon miktarları dikkate alınarak, bu fonun belirli bir miktarda sabitlenmesi ve kullanımı alışkanlık haline getirenlerin engellenmesi, kullanmayanlara ise öncelik verilmesi hususları dikkate alınmalıdır.

Bu tür bir uygulamada maksat, Kurum’dan borç çekme hizmetinin engellenmesi değil, aksine, bireysel eşitliği sağlayıcı bir şekilde kullanımın sağlanmasıdır.

Bu konuda, Yönetim tarafından bir çalışma yapılarak, 43. Genel Kurula sunulması uygun olacaktır.

Her üyenin birikiminin satın alabileceği konut modelinin geliştirilmesi konusunda hazırlanan rapor incelendiğinde;

Raporun "Sonuç" bölümünde, üyenin konut sahibi olabilmesi için, öncelikle emeklilik yardımının artırılması; aktif üyelik sürecinde konut sahibi olunabilmesi için de, üyenin Konut Ön Biriktirim Fonuna üye olması, Kurum’un da önceden konut tahsisi uygulamasını hayata geçirmesiyle sağlanabileceği ifade edilmektedir.

Konut sorununun, 40 yıldır, Kurum üyelerinin ve Genel Kurulların ağırlıklı gündem maddesi olduğu hepimizin malumlarıdır.

Ayrıca, OYAK üyelerinin de, çağdaş, sahip olunabilir ve şyatı ödenebilir bir konuta sahip olmak özlemidir. Bu özlemi gidermek, Kurum Yönetiminin en önemli hedeş olmalıdır.

Yönetimin son dönemde bu konuda yapmış olduğu girişimler, uygun arazi arayışları, örnek konut inşası, üyelerin ödeme planını rahatlatacak şnansal dışkaynak arayışları takdir edilecek düzeydedir; ancak, bu girişimlerin somutlaşması ve üyelerin gelecekte konut edinmelerine ışık tutacak bir takvimin ortaya konmasının da gerekli olduğu düşünülmektedir.

Kurum’un yeni konut politikasıyla, müstakil tip, standart bir konutun, uzun vadede büyük değişiklik göstermeyecek tahminî şyatının belirlenmesi ve bu şyatın, yine uzun vade için ödeme planının çıkarılarak üyeye sunulması halinde, üyeye, bu standart konuta sahip olma konusunda bir vizyon verilmiş olacaktır. Uzun vadeli konut projeleri için böyle bir vizyonun verilmesinin gerekli olduğu değerlendirilmektedir.

Bu nedenle, Kurum Yönetimi tarafından, standart tip konutla birlikte değişik tipteki konut maliyetlerinin ve uzun vadeli ödeme planı çalışmalarının yapılarak en kısa sürede üyelere duyurulması sağlanmalıdır.

Ülkemizin halen yaşamakta olduğu ağır ekonomik koşullarda ve mevcut maaş politikasıyla, ortalama bir üyenin, Kurum’un yaptığı emeklilik yardımıyla, uygun nitelikte bir ev sahibi olması mümkün görülmemektedir. Mevcut konut politikasının, Eryaman konutlarının öneri aşamasında işas ettiği, hak sahiplerinin tamamına veya çoğunluğuna hitap etmediği, hak edenler için de, konut yapılan yerlerde bireysel eşitliği bozucu rant sağladığı, geçen yılki Genel Kurul Toplantısında belirtilmişti.

Bunun yerine, Kurum Yönetimi tarafından seçilen haşf karkas sistemli inşaat teknolojisiyle, örneği Zirvekent arazisinde inşa edilen ve daha da geliştirilecek olan müstakil evlerin, uydukent projeleri ve uzun vadede ödeme imkânlarıyla üyeye sunulması isabetli olacaktır.

Kurum Yönetiminin bu konuda yaptığı çalışmalar memnuniyetle izlenmektedir;

ancak, bu projenin gerçekleşebilmesi için, 10-15 bin konutluk, şehir merkezine 40-50 kilometre uzaklıkta, büyük ölçekli arazilere ihtiyaç duyulmaktadır; zira, tabloda sunulan konut kredisi kullanma hakkı elde etmiş üyelerin sayısı da, bu tür bir seçimi zorunlu kılmaktadır.

Ayrıca, şehir merkezlerine yaklaşıldıkça, hem arsa şyatı artmakta hem de arazinin yüzölçümü küçülmektedir. Bu durum, Kurum üyesi için, şehir dışında, kaliteli, maliyeti düşük ve büyük ölçekli olmasından ötürü dış şnansman kaynağı bulunmasına gerek duyuran uydukent projelerini uygulamaya zorlamaktadır.

Eğer, Kurum, bu şekilde de, üyelerimizin büyük çoğunluğunu uygun ödeme koşullarıyla konut sahibi yapamaz ise, o zaman, Kurum’un konut yapmaktan vazgeçmesi ve tüm üyelerine yüksek emeklilik yardımını hedeşeyerek, konut sahibi olma imkânı yaratması bireysel eşitlik açısından daha anlamlı olacaktır.

Son olarak da; ikitelli arsası üzerinde örnek konut projesi yapılması konusunda hazırlanan rapora ilişkin görüşlerimizi arz etmek istiyorum.

ÜÇÜNCÜ OTURUM

ikitelli arazisinin imar, parselasyon ve aplikasyon ile tescil işlemlerinin sonuçlandırılması için çalışmaların sürdüğü, sorunların çözümünü takiben, Kurum’un yeni konut politikasına uygun olarak, ikitelli arazisi üzerinde planlanacak uydukente ait proje ve şnansman sağlanması çalışmalarına başlanabileceği ifade edilmektedir.

41. Genel Kurulda alınan 5 No’lu Karar gereğince, bu arazinin sorunlarının giderilmesi için gereğinin yapılmasına yönelik çalışmaların sürdürülerek, bir an önce sonuçlandırılması için çaba gösterilmesini ve uydukent projesi uygulama alanı olarak değerlendirilmesini arz ederim. BAşKAN- Sayın konuşmacıya teşekkür ediyorum.

şimdi Yönetim Kurulunun adına  konuşmacının sözleriyle

ilgili beyan edecekleri bir görüşleri var mıdır?

YÖNETiM KURULU BAşKANI (E) KORG. Y. SELÇUK SAKA- Sayın Başkanım, sayın konuşmacı üç konu üzerinde durdu benim tespitlerime göre.

Bir tanesi, sürekli borç almayı itiyat haline getirmiş olan üyeler için, bunların bireysel eşitliği bozduğu nedeniyle, Kurum’da bir sistemin geliştirilerek, bireysel eşitliği sağlayacak bir borç verme sistemin ortaya çıkarılması veya bu sistemin uygulamaya konulması.

ikincisi, üyelerin konut sahibi olmalarını sağlamak açısından yapılacak şeyler.

Üçüncüsü de, ikitelli arazisi üzerinde durdu.

Değerli arkadaşımızın görüşlerine katılıyoruz. Bizim de Kurum olarak çok önem verdiğimiz konuların başında, birincisi, gerçekten bireysel eşitliğe uygun olarak hizmetlerin sunulması gelmektedir. Bu cümleden olarak, zaten, Kurum, özellikle kredi vermede, borç vermede, bu hizmetin Kurum dışına çıkarılmasına daha evvelden karar vermişti ve bunu, Vakışar Bankası marifetiyle, o kanalla yapmayı da başarmıştı.

Yine, geçen sene Genel Kurulun bir görüşü vardı; sadece borç verme hizmetinin değil, sosyal hizmetlerde kullanılan bütün Kurum kaynaklı çıkışların out source edilmesi, Kurum dışına çıkarılması hususu idi. Bununla ilgili olarak da çalışmalar sürekli sürdürülmüştür. Nitekim, ben, sabahleyin yaptığım açış konuşmasında bunu söyledim. Özellikle mesken kredisinin yine Kurum dışı kaynaklardan şnanse edilmesine çalışılması veya yine Kurum’un başka sosyal hizmetlerinin Kurum dışı kaynaklarından elde edilmesi konusu, bunun üzerinde çalışıyoruz.

şimdi elimize yeni bir imkân daha çıktı. Kurum’un eline geçen temettüler ve bunların kullanılması yerine, OYAK BANK büyüdüğü için, bütün düşüncemiz, acaba, başka bankalar devredeyken, OYAK BANK’ı da, kendi bankamızı da bu hizmetlerde kullanabilir miyiz? Bunun çalışmaları sürekli olarak devam ediyor.

Yine, arkadaşımızın söylediği, bir kısım arkadaşlarımız, üyelerimiz, yine Kurum’dan bu gibi hizmetleri almayı tercih edeceklerdir. Bunlar arasındaki eşitliğin bozulmasını önlemek maksadıyla bir sistemin geliştirilmesi çalışmalarını bu sene yine yürütmeye devam ederiz.

Üyelerimizin konut sahibi edilmesi hususu açısından, bunu, Kurum’un en önemli görevlerinden birisi olarak bunu ad-

dettiğimizi ifade etmek istiyorum. Gerçekten, eğer, üyelerimize uygun yerlerde, uygun maliyetle, onların ödeme imkânları çerçevesinde konut sahibi edebilirse Kurum, bundan, tabiatıyla, çok büyük mutluluk duyacaktır ve belki de, Kurum tarihinde büyük bir dönüm noktası teşkil edecektir.

Bu itibarla, acaba ne yapılabilir, bu hususta en uygun hal tarzı nedir araştırmaları içerisinde bulunabilen çözümlerden bir tanesi Konut Ön Biriktirim Fonu idi. Konut Ön Biriktirim Fonu, belli bir süre sonunda, bu fona aidat ödeyen üyelerimizin, bilfarz, 15 yıl sonunda bir konutun % 80-85’inin maliyetini çok rahatlıkla karşılanabileceği, ondan sonra da, mütebaki kısmının, üyelerimiz tarafından çok rahatlıkla Kurum’a ödenebileceği bir uygulama şeklidir. Onun üzerindeki, üyelerimizi konut sahibi etme, Konut Ön Biriktirim Fonuna dahil etmek suretiyle bu sisteme dahil etme üzerindeki çalışmalarımız yine yoğunlukla devam edecektir.

Bunun dışında, çok daha önemli olarak addettiğimiz hususlardan birisi de, yeni, çağdaş kentler kurmak, yeni yerleşim yerleri kurmak ve buralarda çağdaş yaşam meskenlerini inşa etme hususudur. Bu hususta, Kurum, geçen seneden beri, çok yoğun bir çalışma içerisindedir.

Bunun dört tane ana unsuru olduğunu, dört ana öğesi olduğunu, ben, her yerde ifade ediyorum. Bir tanesi arsa meselesidir, bir tanesi teknoloji meselesidir, bir tanesi şnansman meselesidir, ondan sonra bir tanesi de organizasyon, girişim meselesidir. Bütün bu hususlarda çok yoğun çalışmalar devam ediyor. Arkadaşlarımız, dünyanın her yerinde, bu sistemi uygulayan müesseselerle temas halindeler.

Şnansman hususunda önümüze çıkan engel şudur; önümüze çıkan engel, Türkiye’nin kendi ekonomisinden kaynaklanan problemlerdir. Eğer, siyasî stabilizasyon devam ederse, ekonomik canlılık başlarsa, Türkiye riski azalırsa, mutlaka, dışarıdan, çok rahatlıkla, bu konuda şnansman bulma imkânları meydana çıkacaktır.

Teknoloji hususunda Kurum’da belli bir girişim, belli bir birikim meydana gelmiştir. Bunda büyük bir sıkıntı çekeceğimizi zannetmiyorum.

şu andaki en büyük engellerimizden bir tanesi arsa temin etme meselesidir. şehirlerin gelişme istikametlerinde, çok fazla uzak olmayan mıntıkalarda, arazinin yapısının da uygun olduğu yerlerde bu işi yapmak en uygun hal tarzıdır. Bu arsaları aramaya devam ediyoruz.

Nitekim, Genel Kurul üyelerimizin bir kısmı da, zaten, bizim bulabildiğimiz bazı yerlere de götürülüp gösterildi, onlar da, kendileri, bizatihi, bu yapılan çalışmalardan bilgi sahibi olmuş oldular.

Umarız, kısa zaman içerisinde bu arsalardan elimize geçer ve şu anda hemen hemen epeyce mesafe aldığımız bu konuda, çok fazla gecikmeksizin, arsa bulduğumuz takdirde, bilfarz, bir yıl içerisinde, bir yıl gibi bir zaman süresi içerisinde uydukentler inşa edebilecek duruma gelebileceğimizi, ben, arkadaşlarımıza bildirmek isterim.

Üçüncü konu ikitelli meselesidir. ikitelli meselesi kanayan bir yara gibiydi. 8-10 seneden beri, burasının, maalesef, inşaatla ilgili ruhsatının alınması mümkün olmamıştı. Burada, iki belediye, iki değişik belediye devrede bulunmaktadır. Bir tanesi Küçükçekmece belediyesidir, bir tanesi Büyükşehir Belediyesidir. Bir tanesine 1000’lik planı tasdik ettiriyorsunuz, Büyükşehir’e takılıyorsunuz; Büyükşehir’i hallediyorsunuz, Küçükçekmece Belediyesine takılıyorsunuz. Bunları, arkadaşlarımızın bir kısmı çok iyi bir şekilde biliyorlar. Ama, şu son bir ay içerisinde çok büyük bir mesafe aldık. Küçükçekmece Belediyesi kendisine düşen görevi ifa etti ve yaptığı onayı, onaylanmış olan planı Büyükşehir’e gönderdi. Umarız -Genel Müdürümüz de, zaten, sabahleyin, bunu, konuşmasında söylemişti- gelecek hafta içerisinde de o halledilmiş olur. Ondan sonra da, biz, orada, planın çıkmasının hemen hemen ertesi günü -egzajere etmiş olmayayım, abartmış olmayayım; ama, durum o kadar ileri safhadadır, hazırlıklar ileri safhadadır- altyapısına hemen başlayacak durumdayız.

ikitelli ile ilgili master planlarımız, mortgage sistemiyle ilgili, bu villa tipi veya çelik konstrüksiyon tipi ev planları veya projesi konsepti Kurum’da yokken, klasik tip inşa etme üzerine kurulmuş idi; ama, şimdi onu da tadil ettik. Orada hem villa tipi evler hem de klasik tip, apartman tipi evler inşa edecek durumdayız. Onların da süratle revizyonları yapılacak ve bu arsa da elimize geçtiği takdirde, orada inşaat yapılması, başlanması mümkün olacaktır.

Umarız, kısa zamanda büyük arsalar elimize geçer ve hatta ve hatta, bu binaları ucuza mal etmek için de, inşaatta kullanılacak malzemenin ana girdisini teşkil edecek veya teknoloji açısından dışarıdan muhtaç olacağımız malzemelerin Türkiye’de imalinin de Kurumumuz tarafın yapılması hususları bizim tarafımızdan yine ciddiyetle incelenmektedir.

Benim maruzatım budur efendim.

BAşKAN- Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Efendim, yine Çalışma Talimatımız gereği, isteniyorsa, bir üyemize son söz verebileceğiz.

Söz isteyen var mı? Yok.

O takdirde, 9 numaralı önergeyi; yani, Kurum dışı kaynaklı borç verme hizmeti hakkındaki önergeyi okutacağım ve oylarınıza sunacağım. Bu önerge karar niteliğindedir.

Önergeyi okutuyorum:

2002 Yılı 42. Olağan Genel Kurul Divan Başkanlığına

Önerge No: 9

1 Nisan 2002 tarihinden itibaren Kurum dışı kaynaklı borç verme hizmetinden yararlanıp da borçlarını ödemeyen üyelerin borçlarının Kurum tarafından kapatılarak, bu üyelerin Kurum’a borçlandırılmaları yapılırken, kapatma tarihindeki yürürlükte olan 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun belirlemiş olduğu gecikme faiz oranı ile bunun % 50 fazlasına kadar bir faiz oranıyla borçlandırılmalarını,

Faiz oranı tespitinin Yönetim Kurulunca yapılmasını,

Hesabı kapatılırken Kurum’a borçlanan üyelerin Kurum’daki borçları ödeninceye kadar, fevkalade borç hariç, Kurum’un diğer sosyal hizmetlerinden yararlandırılmamalarını,

Ayrıca, sosyal hizmet borçlarını ödememekten dolayı dosyaları Kurum’un hukuk müşavirliğine intikal etmiş ve uyarılara rağmen borçlarını ödememiş üyelerin borçları ödeninceye kadar, fevkalade borç hariç, Kurum’un diğer sosyal hizmetlerinden yararlandırılmamalarını,

Bu konuda gerekli yönetmelik değişikliklerinin yapılmasını, Arz ve teklif ederiz.

(Karar niteliğinde)

Önerge Sahipleri

BAşKAN- Dinlediğiniz önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul eden arkadaşlarımız... Etmeyenler... Önerge Karar niteliğinde oybirliğiyle kabul edilmiştir.

10 Numaralı Önerge borç verme hizmetinde bireysel eşitliği sağlayacak çalışma yapılması hakkındadır, karar niteliğindedir. Önerge okunacak, oylarınıza sunulacaktır.

Önergeyi okutuyorum:

2002 Yılı 42. Olağan Genel Kurul Divan Başkanlığına

Önerge No: 10

Borç verme hizmeti nedeniyle Kurum’dan aşırı nakit çıkışını sınırlamak ve Kurum’un borç verme hizmetinden sık yararlanan üyeler ile hiç yararlanmayan üyeler arasında bireysel eşitliği sağlamak maksadıyla Kurum Yönetimi tarafından bir çalışma yapılarak 43. Genel Kurula bir rapor halinde sunulmasını,

Arz ve teklif ederiz.

(Karar niteliğinde)

Önerge Sahipleri

BAşKAN- Önergeyi dinlediniz.

Oylarınıza sunuyorum: Kabul eden arkadaşlarımız... Etmeyenler... Önerge, karar niteliğinde, oybirliğiyle kabul edilmiştir.

11 Numaralı Önerge konut politikası hakkındadır ve karar niteliğindedir. Önerge okutulacak, oylarınıza sunulacaktır.

Önergeyi okutuyorum:

2002 Yılı 42. Olağan Genel Kurul Divan Başkanlığına

Önerge No: 11

Kurum Yönetimi tarafından;

41. Somut hale getirilen yeni konut modelinin 41. OlağanGenel Kurulda alınan 5 No’lu Karar doğrultusunda ikitelli arazisinde problemlerin süratle giderilerek uygulamaya geçilmesini,
42. Üye tercihlerinin yoğunlaştığı illerde uydukent projesiuygulanacak ölçekte arsa stoku oluşturulmasını,
43. Kurum tarafından yapılacak olan konutlardan almayıplanlayan üyeye bir vizyon vermek maksadıyla haşf çelik konstrüksiyon sistemiyle üretilen müstakil tip standart bir konut veya çok katlı betonarme konutların üyenin ödeyebileceği örnek ödeme planlarıyla birlikte tahminî şyatlarının belirlenmesini, DEVAM EDECEK...